MAXUS, Türkiye pazarına giriş yaptı
Şirketin distribütörü Doğan Trend Otomotiv oldu.
Son yıllarda farklı segmentlerde devam ettirdiği elektriklenme hareketini ticari araç sektörüne taşıyan Doğan Trend Otomotiv, %100 elektrikli MAXUS markası ile Türkiye pazarına güçlü bir giriş yaptı. Türkiye’de Doğan Trend Otomotiv’in temsil ettiği ve tarihi 1896 yılına dayanan İngiliz kökenli MAXUS, 2009 yılında Çinli otomotiv devi SAIC tarafından devralındı.
2 milyar dolarlık teknoloji ve inovasyon yatırımı ile marka güvenlik ve teknoloji bakımından daha da güçlenirken ürün gamı genişlemeye ve satış adetleri artmaya devam etti. Bugün itibarıyla 1 milyonun üzerinde satış rakamına ulaşan MAXUS, her yıl yaklaşık ürettiği 250 bin adet aracı başta Avrupa pazarları olmak üzere ihraç ediyor.
Galeri: MAXUS Türkiye’de
başlangıcını müjdeliyor. Ekonomik, çevreci, teknolojik, konforlu ve sessiz yapısıyla dikkat çeken doğuştan elektrikli yeni modelin, zengin donanımı kapsamında 2 farklı sürüş modu ve 3 kademeli KERS ayarı menzili uzatmaya yardımcı olurken verimi de artırıyor. 90 kW (122 PS) güç ve 255 Nm’lik tork üreten elektrikli motor, 50.23 kWsa batarya ile destekleniyor.
Ekstrem hava koşullarına dayanıklı ileri batarya teknolojisi yoğun enerji, yüksek güç, ağırlıktan tasarruf, uzun yıllar kullanım, güvenlik gibi avantajları da beraberinde getiriyor. WLTP normlarına göre 238 km karma menzil sunabilen MAXUS e-Deliver 3, şehir içinde 371 km menzil sunuyor. Aracın ortalama enerji tüketim değeri 23.63 kWsa/100 km. 6.6 kWsa dahili AC şarj kapasitesine sahip modelin batarya doluluğu DC şarj istasyonlarında 45 dakikada yüzde 5’ten 80’e ulaşılabiliyor. Aracın maksimum hızı 120 km/s ile elektronik olarak sınırlandırılıyor.
Hafif ve aerodinamik yapısı ile sürüş konforunu artıran e-Deliver 3’ün yüzde 100 elektrikli mimarisi ve kullanılan malzemeler sayesinde araç dayanıklılığı, yük taşıma kapasitesi, sürüş konforu, performansı ve güvenliği artırılmış. Geniş ve yüksek sürücü ve ön yolcu bölümünde yüksek bir yol hakimiyeti sağlanıyor.
Geniş cam yüzeyler, büyük ve elektrikli yan aynalar ile desteklenerek kıvrak manevra kabiliyetine katkıda bulunuyor. Gövdenin tüm alt bölgelerini çevreleyen plastik korumalar sayesinde kaldırım ya da bariyerler gibi şehir hayatındaki ufak hasarların önüne geçiliyor. Plastik korumalar, çamurlukları çepeçevre sarmalayarak hem aracın daha uzun süre temiz kalmasını hem de olası boya hasarlarının önüne geçirerek işletim maliyetlerinin düşürülmesine katkıda bulunuyor.